Vergi Cenneti Yerine Balkanlar: Türk İşadamları Doğu Avrupa'ya Yöneliyor

8 Bin Türk Şirketi Karadağ’da

Vergi Cenneti Yerine Balkanlar: Türk İşadamları Doğu Avrupa'ya Yöneliyor




Vergi Cenneti Yerine Balkanlar: Türk İşadamları Doğu Avrupa'ya Yöneliyor

ŞEHİTLER ÖLMEZ / ANKARA

Son dönemde vergi cenneti olarak bilinen adaların afişe olmasının ardından, Türk işadamlarının gözdesi Doğu Avrupa ülkeleri oldu. Özellikle Balkan ülkelerinden kesilen faturalar, Türkiye’de yapılan ticarette sıkça karşımıza çıkıyor. Şirketler, Karadağ, Estonya gibi düşük gelir ve kurumlar vergisi oranlarına sahip ülkelerde şirket kurarak, Türkiye’de yaptıkları işler karşılığında bu ülkelerden fatura kesiyor. Böylece, kazançlarını yurtdışına aktarıyor ve Türkiye’de vergi ödemekten kaçınıyorlar.

Bu uygulama, Türkiye’nin adeta bir transit ülke gibi kullanılmasına yol açıyor. Hizmet veya mal satışı Türkiye’de gerçekleşse de faturalar yurtdışındaki şirketler üzerinden kesiliyor, paralar ise Türkiye dışındaki banka hesaplarına gönderiliyor. Sonuç olarak, hem Türkiye’deki ticari kazanç yurt dışına çıkıyor hem de Maliye’nin kasasına vergi girmiyor.

8 Bin Türk Şirketi Karadağ’da

Karadağ’da resmi rakamlara göre yaklaşık 8 bin Türk şirketi faaliyet gösteriyor. Ancak, bu rakam aslında çok daha yüksek olabilir. Çünkü birçok şirket, Karadağ vatandaşları adına kayıtlı ve fatura kesimi amacıyla kuruluyor. Balkanlar genelinde yaygın olan bu yöntem, vergi yükümlülüklerini hafifletmek isteyen birçok işletme tarafından tercih ediliyor. Karadağ’da gelir ve kurumlar vergisi oranları yüzde 9 ve 15 gibi düşük seviyelerde. Estonya'da ise kurumlar vergisi yüzde 20. Diğer Balkan ülkelerinde bu oran çeşitli teşviklerle yüzde 5 ila 12 arasında değişiyor.

Bu yöntem, adeta bir nevi offshore sistemi gibi işliyor. Eskiden Türk işadamları vergi cenneti adalarında şirket kurup kazançlarını oralara aktarırken, son dönemde Doğu Avrupa ülkeleri popüler hale geldi. Vergi oranlarının düşük olduğu bu ülkeler, vergi planlaması açısından Türk iş dünyası için cazip hale gelmiş durumda.

OECD Düzenlemeleri ve Küçük Şirketler

Her ne kadar OECD’nin Matrah Aşındırma ve Kâr Kaydırma projesi kapsamında küresel asgari kurumlar vergisi uygulaması başlamış olsa da, bu düzenleme yalnızca yıllık konsolide hasılatı 750 milyon Euro’yu aşan büyük şirketleri kapsıyor. Küçük ve orta ölçekli şirketler için halen vergi planlaması yapmanın yolları mevcut. Bu da Türkiye’de birçok şirketin Balkan ülkelerini tercih etmeye devam etmesini sağlıyor.

Faizin Bütçeye Maliyeti Artıyor

Öte yandan, Türkiye’nin bütçe açığı giderek büyüyor. İlk 9 aylık bütçe sonuçlarına göre, bütçe açığı 1 trilyon TL’yi buldu. Bunun 912,7 milyar TL’si faiz gideri. Yani bütçe açığının yüzde 85’i faiz ödemelerine gidiyor. Geçen yılın aynı dönemine göre faiz giderlerindeki artış yüzde 94. Eylül 2024’te sadece faiz gideri 148,7 milyar TL ile Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı. Toplanan her 5 liralık verginin 1 TL’si borç faizine gidiyor. Bu da Türkiye’nin yüksek faiz ödemelerinin bütçeye getirdiği maliyetin giderek arttığını gösteriyor.

Türk iş dünyasının Balkan ülkelerine yönelmesi, Türkiye’nin vergi gelirlerini azaltırken, bütçe açığı ve faiz yükü gibi ekonomik sorunlar büyümeye devam ediyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi gelirlerini artırmaya çalışsa da, işadamları düşük vergili ülkelerde şirket kurarak yollarını bulmaya devam ediyor.

www.sehitlerolmez.com

Ek Kaynak: Dilek Güngör / Sabah