Yargı Reformu ile tutukluluk süresi uzadı
Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde tutukluluk süresi en çok bir yıldır
Yargı reformu kapsamında 4/12/2004 Tarihli Ve 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 102.maddesinde eklenen 2 fıkra ile tutukluk süresinde yeni bir düzenleme yapılmıştır. Yürürlükteki kanun maddesine göre kanun koyucu tutukluluk süresini şu şekilde düzenlemiştir:
CMK “Madde 102 – (1) (Değişik: 6/12/2006 – 5560/18 md.) Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde tutukluluk süresi en çok bir yıldır. Ancak bu süre, zorunlu hallerde gerekçeleri gösterilerek altı ay daha uzatılabilir.
(2) Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en çok iki yıldır. Bu süre, zorunlu hallerde, gerekçesi gösterilerek uzatılabilir; uzatma süresi toplam üç yılı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda beş yılı geçemez.
(3) Bu maddede öngörülen uzatma kararları, Cumhuriyet savcısının, şüpheli veya sanık ile müdafiinin görüşleri alındıktan sonra verilir.”
Yargı reformu kapsamında aynı maddeye eklenen 4. ve 5. fıkralar eklenerek soruşturma evresinde uygulanacak tutukluluk süresi düzenlemiştir. Kanun koyucu “(4) Soruşturma evresinde tutukluluk süresi, ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işler bakımından altı ayı, ağır ceza mahkemesinin görevine giren işler bakımından ise bir yılı geçemez. Ancak, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap Dördüncü Kısım Dördüncü, Beşinci, Altıncı ve Yedinci Bölümünde tanımlanan suçlar, Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve toplu işlenen suçlar bakımından bu süre en çok bir yıl altı ay olup, gerekçesi gösterilerek altı ay daha uzatılabilir.
(5) Bu maddede öngörülen tutukluluk süreleri, fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmamış çocuklar bakımından yarı oranında, onsekiz yaşını doldurmamış çocuklar bakımından ise dörtte üç oranında uygulanır.” Olarak hükmetmiştir.
25/07/2017 tarih ve 2014/14814 sayılı Mahli Şahin başvuru ile Anayasa Mahkemesi uzun tutukluluk süresi üzerine yapılan başvuruyu kabul edilir bulmuş ve bu kararını 9/1/2014 tarih ve 2012/625 sayılı B.E. başvurusu ile uzun tutukluk ve makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine hükmetmiştir. AİHM Eckle/Almanya, B. No: 8130/78 kararda uzun tutukluluk süresinin bir hak ihlali olduğu yönündeki karar verdi. Ülkemizden yapılan 40994/98 başvuru numaralı Katar ve Diğerleri-Türkiye davasında 18 Nisan 2006 yılında verdiği karar ile AİHS 5. Madde kapsamında uzun tutukluluk süresinin bir hak ihlali olduğuna karar vermiştir.
Gerek Anayasa Mahkemesinin gerekse AİHM’nin verdiği kararlar doğrultusunda uzunu tutukluluk süresinin bir hak ihlali olduğu hükmüne varılmıştır. 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 102.maddesinde tutukluluk süresi düzenlenmiş olup soruşturma ve kovuşturma evresi ayrılmamış genel bir hüküm verilmiştir. İlgili maddeye eklenen 4. ve 5. fıkralar ile bu ayırım yapılmamıştır ve her iki fıkra ile soruşturma evresindeki tutukluluk süresi ve ne kadar uzatılacağını düzenlemiştir. CMK 102. maddenin 1. , 2. ve 3. fıkralarının ilga edilmemesi ve yeniden düzenlenmemesi veya bu fıkralara kovuşturma evresi ibaresinin konulmaması nedeniyle tutukluluk süresi uzamıştır. Zira 4. ve 5. fıkralardaki hükümler soruşturma evresi için uygulanması gerekirken 1., 2. ve 3. fıkralar hüküm vericiler tarafından kovuşturma evresi için ayrıca kullanılacaktır. Bu durumda soruşturma ve kovuşturma evresinde ayrı tutukluk süresi söz konusu olacaktır. Maddenin ilk haline göre mesela ağır ceza mahkemesinin görev alanına girmeyen suçlarda tutukluluk süresi en fazla bir yıl iken kanuna eklenen fıkra ile soruşturmaya en çok altı ay ibaresi konularak mevcut 1. fıkra ile birlikte toplam tutukluluk süresi onsekiz aya çıkmış olacaktır.
https://www.hukukihaber.net/yargi-reformu-ile-tutukluluk-suresi-artti-makale,7068.html
Av. Maşallah MARAL / HUKUKİHABER.NET