Yeni Akit yazarı Erdoğan'a açık mektup yazarak uyardı
"Seçimleri kazananlar, daha sonra kendilerini kaybediyor"
Yeni Akit yazarı Erdoğan'a açık mektup yazarak uyardı: Esas gidişatın iyi olmadığı açıkça görülüyor, güç zehirlenmesi, mideyi yıkamakla geçecek bir şey değildir
"Seçimleri kazananlar, daha sonra kendilerini kaybediyor"
Demir yazısında, "Sayın Cumhurbaşkanım, Samimiyetine inandığımız, görüşlerine itimat ettiğimiz birçok insandan hep aynı dertleri duyuyor, hep aynı şikâyetleri okuyoruz. Yolunda gitmeyen yahut gönlümüze uymayan bir şeyler var. Esas gidişatın iyi olmadığı açıkça görülüyor. Hayır, iktisadi sıkıntılardan, ekonomik sorunlardan bahsetmiyorum. Onlar bir şekilde düzelir inşallah. Sözünü ettiğimiz, esas vaziyet/dert bambaşka. Sayın Cumhurbaşkanım, Kazandıkça kaybedilen bir şeyler var. Seçimleri kazananlar, daha sonra kendilerini kaybediyor. Bir mevki yahut makama yükselenler, kısa sürede alçalıyor. Aylar, yıllar geçtiği halde randevu alınamayan bürokratlar, gereksiz koruma larla gezen sıradan kamu görevlileri." değerlendirmesini yaptı.
Demir şu ifadeleri kullandı:
"İyilere, elbette hiçbir lafımız yok. Olamaz. Devletin sunduğu imkânı, milletin verdiği yetkiyi kendi yapay güzel dünyasını inşa etmek için kullanan kim varsa, işte onadır sözümüz. Hal böyle olunca: Milletimizde mücadele azmi her geçen gün düşüyor. Burukluk ve bıkkınlık birikiyor. Kimilerini sevindiren bu gidişat, vatan ve millet sevdalılarını tedirgin ediyor, üzüyor. Bu gidişat, sadece ülkemizin değil, ümmetin de aleyhinedir. Dostlukları tazelemek, kırgınlıkları onarmak, buruklukları gidermek, haksızlıkları düzeltmek sizleri daha da kıymetli yapacaktır.
Sayın Cumhurbaşkanım, çalıştığınız kadrolarda, ehliyet ve liyakat aradınız, arıyorsunuz. Tevazu ehli olunmasını tavsiye ediyorsunuz. Kibir abidesine dönüşmüş insanlar istemiyorsunuz. Tüm dikkat ve rikkatinize rağmen: Bazen işlerin değil, ilişkilerin belirleyici olmaya başladığı bir dönemdeyiz. Yetenek ve şahsiyet, göz ardı edildiği oluyor. Emek ve liyakat sahipleri yerine pazarlama profesyonelleri öne çıkabiliyor.
"Sanki iki ayrı dünya var: Davanın yükünü omuzlayanlar ve yükünü tuttuktan sonra sessizce gidenler"
Sayın Cumhurbaşkanım, sanki iki ayrı dünya var: Davanın yükünü omuzlayanlar ve yükünü tuttuktan sonra sessizce gidenler.Neye mal olursa olsun: Adaletten ayrılamayız, ayrılmamalıyız. Adalet, hakkın yerine gelmesidir. Adil Düzen fikriyle büyümüş nesilleriz. Bu düzeni önce kendi içimizde, sonra çevremizde tesis etmeliyiz.
"Güç zehirlenmesi, mideyi yıkamakla geçecek bir şey değildir"
Kendini beğenmiş olana başka bir şeyi beğendirmek güçtür. Güç zehirlenmesi, mideyi yıkamakla geçecek bir şey değildir. Kangrene sebep olan bu marazdan, bütün vücudu tamamen sarmadan, tez vakitte ayrılmak gerekir. "