Yeni Çözüm Süreci Tartışmaları: Öcalan ile Görüşme İhtimali ve Siyasi Kulislerdeki Hareketlilik
Ankara ve Öcalan Görüşmesi Mümkün mü?
Yeni Çözüm Süreci Tartışmaları: Öcalan ile Görüşme İhtimali ve Siyasi Kulislerdeki Hareketlilik
ŞEHİTLER ÖLMEZ / TÜRKİYE
Türkiye, Kürt sorunu ve çözüm süreci tartışmalarıyla bir kez daha gündemde. 1 Ekim’de TBMM’de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin DEM Parti milletvekilleriyle tokalaşması ve ardından yapılan açıklamalar, Ankara’da “yeni bir çözüm sürecinin” başladığı yönünde yorumlandı. Bu gelişmeler ışığında, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AK Parti) eski milletvekili Mehmet Metiner’in açıklamaları da dikkat çekici. Metiner, hükümetin PKK lideri Abdullah Öcalan ile yeniden görüşmesinde “sakınca görmediğini” belirtti.
Ankara ve Öcalan Görüşmesi Mümkün mü?
Mehmet Metiner, Euronews Türkçe’ye yaptığı açıklamada, Öcalan ile Ankara arasında bir görüşmenin yeniden başlaması gerektiğini savundu. Metiner, Öcalan’ın Kandil’deki PKK yönetimiyle irtibata geçmesine de olumlu baktığını belirterek, “Bu sürecin Suriye’nin kuzeyindeki Kürt varlığına dair önemli etkileri olabilir” dedi.
Metiner, AK Parti’nin geçmişte Irak’ın kuzeyindeki Kürt varlığını kendi çıkarları doğrultusunda desteklediğini ve benzer bir stratejinin Suriye için de geçerli olabileceğini belirtti. Ancak burada önemli bir ayrım yaparak, PKK’nın Suriye’deki varlığını silah zoruyla kabul ettirilen bir “otorite” olarak gördüğünü ve Türkiye’nin bu durumu kabul etmesinin mümkün olmadığını vurguladı.
Öcalan’ın Rolü Tartışılıyor
Gazeteci Amberin Zaman’ın Al Monitor’da yazdığı bir haberde, Öcalan’ın Kandil’deki PKK liderleriyle doğrudan görüşmesine izin verildiği ve bu görüşmelerde silah bırakma sürecinin müzakere edilmeye başlandığı iddia edildi. Ancak Öcalan’ın avukatı İbrahim Bilmez, bu iddialardan haberdar olmadıklarını ve 2021’den beri Öcalan ile iletişim kuramadıklarını belirtti.
Metiner ise, Öcalan’ın PKK’ya silah bıraktırma konusunda etkili olabileceğine dair şüphelerini dile getirdi. “Kandil’de ipler ABD ve İsrail’in elinde. Öcalan’ın böyle bir süreç başlatabileceğini sanmıyorum” dedi. Bu yüzden Metiner, sadece silah bıraktırmaya odaklanan bir sürecin Türkiye’ye zarar vereceğini ve daha geniş bir siyasal zeminin oluşması gerektiğini vurguladı.
Bahçeli’nin Tokalaşması ve Yeni Dönem Mesajları
Bahçeli’nin DEM Parti milletvekilleriyle tokalaşması, siyasi çevrelerde büyük yankı uyandırdı. Bahçeli’nin “ülkemizde barışı sağlamak lazım” şeklindeki açıklaması, yeni bir çözüm sürecinin habercisi olarak yorumlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Bahçeli’nin bu adımını takdirle karşıladı ve bu süreçte yeni bir üslup ve söylem gerektiğini belirtti.
Ancak DEM Parti yetkilileri, bu tokalaşmanın “siyasetin doğası” gereği olduğunu ve özel bir anlam yüklenmemesi gerektiğini belirterek, Kürt sorununa demokratik ve barışçıl bir çözüm istediklerini ifade etti.
Selahattin Demirtaş’ın Rolü
Metiner, Selahattin Demirtaş’ın yeni dönemde Kandil-Öcalan hattında eskisi kadar rağbet görmediğini belirtse de, Kürtler üzerindeki etkisinin yadsınamayacak kadar fazla olduğunu kabul ediyor. Demirtaş’ın anti-emperyalist ve anti-siyonist söylemlerinin önemli olabileceğini belirten Metiner, bu tür bir dilin yeni süreçte etkili olabileceğini düşündüğünü ifade etti.
Sonuç Olarak
Yeni çözüm süreci tartışmaları, Türkiye siyasetinde önemli bir dönemece girildiğinin işaretlerini veriyor. Öcalan ile görüşme ihtimali, Bahçeli’nin DEM Partililerle tokalaşması ve AK Parti’nin Kürt sorununa yaklaşımı, önümüzdeki dönemin en önemli siyasi başlıklarından biri olmaya aday. Ancak bu süreçte atılacak adımların nasıl şekilleneceği ve Kürt sorununun barışçıl yollarla çözümüne ne ölçüde katkı sağlayacağı, Türkiye’nin siyasi geleceğini derinden etkileyecek gibi görünüyor.